Çocukluğunda ünlü halk ozanı Neşet Ertaş'ı dinleyen Apaydın, müzik serüvenine 2007 yılında düğünlerde, asker uğurlama eğlencelerinde ve özel günlerde sahne alarak başladı.
Organizasyonlarda ilk zamanlar solist olarak sahne alan, 2012 yılında ise bağlama çalmaya başlayan Apaydın, yaptığı açıklamada, sürekli Neşet Ertaş'ın videolarını izlediğini belirterek, "Düğünlerde sahne aldığım ustalarımdan da etkilendim. Mızrap tutarak, 'pençe atma' derler bizde, onlar gibi yaparak bağlama çalmayı öğrendim." dedi.
Müzik eğitimi almadığını belirten Apaydın, "Hiç kursa gitmedim, eğitim almadım, bu işin mektebini de okumadım. Kulağımız bu müziklere aşina olduğu için heves de vardı, demek ki ekmeğimiz de bundanmış. Saz çalmaya başlayıp türkü söyleyince daha fazla talep gördüm. Düğünlere, konserlere, özel eğlencelere tek gitmeye başladım." diye konuştu.
Apaydın, televizyon, radyo programlarına katıldığını, kendisini sürekli geliştirdiğini ve daha fazla tanındığını söyledi.
Geçen yıl TRT'de "Sen Türkülerini Söyle" yarışmasının elemelerine, 2 kez TRT Radyosu'nda Gülşen Kutlu'nun programına, TRT Müzik'te "Zamane" programına katıldığını anlatan Apaydın, “Çağrıldığın yerde erinme, çağrılmayınca görünme derler bizim burada. Sadece Kırşehir değil, Ankara, İstanbul, Antalya, İzmir, Bursa'da etkinliklere katıldım. Hemşehrilerimiz, Kırşehirliler gecelerine davet ediyor, ben de gidiyorum. Halkımız, söylediğim türküleri sosyal medyada paylaşıyor, insanımız da görüyor, düğünlerine, konserlere, festivallere davet ediyorlar." ifadelerini kullandı.
Bağlamasına Neşet Ertaş'ın fotoğrafını işlettiğini, Ertaş ile yıllar önce çektirdiği fotoğrafı cep telefonunda sakladığını belirten Apaydın, büyük ustaların türkülerinde yaşanmışlık, dert, aşk olduğunu, hepsinin sözlerinin duyguyla yazıldığını ve halen insanları etkilediğini vurguladı.
Apaydın, "İdolüm dediğim, rahmetli Bozkırın Tezenesi Neşet Ertaş'tır. Muharrem Ertaş, Çekiç Ali, Hacı Taşan, Bahri Altaş, Dursun Uçar gibi ustaları da kendime örnek aldım. Bunlar, izinden gidilecek insanlar. O ustaların izinden gidiyorum, o geleneği devam ettirenlerden biriyim acizane. Bozlak kültürü ölmemeli." dedi.
Apaydın, gençlere sahip çıkılarak abdallık geleneğinin devam ettirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Orta Asya ve Horasan'dan Anadolu'ya göç eden Türkmen aşireti Abdallar, düğün, sünnet ve özel günlerde müzisyenlik yaparak Türkmen kültürünü yansıtmaya çalışıyor.
Karacaoğlan ve Dadaloğlu'na ait şiirlerin yanı sıra sözü ve müziği kendilerine ait olan eserler de icra eden Abdallar, bozlak ve türkü geleneğinin yaşatılmasına katkı sunuyor.
"Bozkırın Tezenesi" olarak bilinen Neşet Ertaş, babası Muharrem Ertaş, Çekiç Ali, Hacı Taşan, Bahri Altaş, Dursun Uçar, bu kültürle özdeşleşen isimler arasında öne çıkıyor.
Evsat Mahallesi'ndeki bir otelde konaklayan yabancı uyruklu ailenin 2 yaşındaki çocuğu S.B.S, pencereden aşağı düştü.
İhbar üzerine olay yerine polis ve 112 Acil Sağlık ekipleri sevk edildi.
Beton zemine düşen çocuk, ambulansla kaldırıldığı Beyşehir Devlet Hastanesindeki müdahalenin ardından Necmettin Erbakan Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine sevk edildi.
Mehmet Tural'ın (62) kaybolmasıyla ilgili bir televizyon programına katılan ve canlı yayında yaptığı açıklamalarla cinayeti itiraf eden Kenan Y'nin (37) emniyetteki işlemleri tamamlandı.
Kenan Y'nin ifadesinde "Maktulle arabadan indik, uçurum kenarına geldik. Aramızda tartışma çıktı. Eşimle ilgili küfürlü konuşunca sinirlendim, belimdeki kurusıkıdan bozma tabancayı çıkardım. Mehmet Tural silahı görünce kaçmak istedi. Ben bir el ateş ettim, sonra kendisi uçurumdan yuvarlandı. Yanına indiğimde hareketsiz yatıyordu. Üstünü ceketle örttüm, taşlarla kapattım ve olay yerinden ayrıldım. Çantada 200 bin lira olduğunu biliyordum. O yüzden ceplerini karıştırmadım. Çantayı alıp arabamla köye gittim. Yolda cep telefonunu suya attım. Silahı ise soğuk hava deposu arkasında toprağa gömdüm. Parayı harcadım." dediği öğrenildi.
Kenan Y'nin gösterdiği bölgede arama yapan jandarma ve polis ekipleri, mermi izi bulunan bir kafatası ile vahşi hayvanlarca parçalandığı değerlendirilen kemik parçalarına ulaştı.
Akşehir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla yürütülen soruşturma kapsamında, Kenan Y. ve babası Dursun Y, geniş güvenlik önlemleri ile adliyeye sevk edildi.
Kenan Y. ve babası Dursun Y. çıkarıldıkları hakimlikçe tutuklandı.
- Olay
İlçede "Temsili Nasreddin Hoca" olarak tanınan ve 77 gündür kayıp olan Mehmet Tural'ın (62) annesi Melahat Tural, oğlunun bulunması için katıldığı televizyon programında yetkililerden yardım istemiş, programa katılan Kenan Y, aralarında çıkan tartışma nedeniyle Tural'ı araçta tabancayla vurarak öldürdüğünü itiraf etmişti.
Tural'ın, ilçedeki etkinliklerde kostüm giyerek Nasreddin Hoca'yı canlandırdığı öğrenildi.
İran'ın, İsrail'in saldırılarına misilleme olarak fırlattığı 20'den fazla füzenin başkent Tel Aviv çevresinde ve güneydeki Necef'te bazı noktalara doğrudan isabet ettiği bildirildi.
İsrail'in Yedioth Ahronoth gazetesi, hava savunma sistemlerinin İran'dan fırlatılan füzeleri önlemeye çalıştığını kaydetti.
Haberde, İran'dan İsrail'e 20'den fazla füze fırlatıldığı, füzelerin ülkenin merkezinde ve güneyinde en az 4 noktayı vurduğu belirtildi.
Merkezde başkent Tel Aviv, Ramat Gan ve Holon, güneyde ise Birüssebi (Berşeva) kentlerinde füzelerin bazı binalara doğrudan isabet ettiği, Birüssebi'yi hedef alan füzenin Soroka hastanesine düştüğü aktarıldı.
İsrail acil yardım servisi Kızıl Davut Yıldızı, İran'ın son saldırısına ilişkin verdiği bilgilerde, saat 07.10 sıralarında düzenlenen saldırılarda isabet ihbarları aldıklarını ve bölgelere ulaştıklarını açıkladı.
Saldırının ardından ekiplerinin ve sağlık görevlilerinin yaralılara tıbbi müdahalede bulunduğu aktarılan açıklamada, ağır durumdaki 3 hastanın ve orta durumdaki 2 hastanın yanı sıra 39 kişinin patlama ve şarapnel etkisiyle hafif yaralandığı kaydedildi.
İsrail, İran'da Arak Ağır Su Nükleer Tesisi'ni vurdu
Tesnim Haber Ajansı, İran Atom Enerjisi Kurumu Bilgilendirme Merkezi tarafından yapılan yazılı açıklamayı yayımladı.
İsrail'in sabah saatlerinde Arak Ağır Su Nükleer Tesisi'ne (Şehid Handab Araştırma Reaktörü) saldırıda bulunduğu belirtilen açıklamada, "Saldırı can kaybı ya da yaralanma olmadı. Önceden alınmış güvenlik önlemleri sayesinde, tesis çevresindeki bölge halkı açısından da hiçbir risk veya zarar söz konusu değildir." ifadelerine yer verildi.
İran devlet televizyonuna göre de tesiste nükleer sızıntı olmadığı kaydedildi.
İran Atom Enerjisi Kurumu Sözcüsü Behruz Kemalvendi, birkaç gün önce, İsrail'in Kum kentindeki Fordo Nükleer Tesisi'ne saldırı sonrasında tesiste küçük çapta hasar oluştuğunu fakat nükleer kirlilik meydana gelmediğini, İsfahan kentindeki Natanz Nükleer Tesisi'ne saldırı sonrasında ise tesis içerisinde nükleer kirlilik meydana geldiğini fakat bu kirliliğin tesisin dışına yayılmadığını söylemişti.
İsrail'in İran'a şiddetli saldırılarıyla başlayan çatışma
İsrail, 13 Haziran'da İran’ın farklı kentlerindeki nükleer tesisler başta olmak üzere ordunun üst komuta kademesini de hedef alan geniş çaplı saldırılar düzenledi.
İran Genelkurmay Başkanı, Devrim Muhafızları Genel Komutanı ve bazı üst düzey komutanlar ile 9 nükleer bilim insanı saldırılarda ölürken, toplam sivil kaybı 224 olarak açıklandı.
İran ordusunun İsrail’e balistik füzelerle yaptığı misillemede 24 kişinin öldüğü, 500'den fazla kişinin yaralandığı aktarıldı.
Türkiye başta olmak üzere çok sayıda ülke İsrail'i kınadı.