Rus ekonomisinde en önemli sektörlerden biri olarak görülen tarım, ülke yetkilileri tarafından da ekonomik büyümenin itici güçleri arasında değerlendiriliyor.
Sovyetler Birliği'nin dağılmasının ardından, ülkedeki çoğu alanda olduğu gibi önemli oranda gerilemenin yaşandığı tarım sektörü, 2000'li yıllarda toparlanma sürecine girdi.
Devletin tarıma yönelik attığı teşvik adımlarının yanına, 2014'te Batılı ülkelere uygulanmaya başlayan karşı yaptırımlar da eklenince, Rus tarım sektörü ülkenin bazı bölgelerinde "petrolden bile daha karlı" olarak nitelendirilen bir konuma ulaştı.
Tarım sektörü son 15 yılda istikrarlı bir büyüme gösterirken, devletin verdiği teşviklerin de etkisiyle Rusya'nın tarım ürünleri ihracatı geçen yıl 43,5 milyar dolara ulaşarak, ülke ihracatında enerji ürünlerinden sonra en çok paya sahip oldu.
Rusya'nın yerli tarım seferberliği
Rus hükümeti, Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra geniş tarım arazilerinin nasıl değerlendirileceğine dair somut adımları ancak 2000'li yıllarda atabildi.
Bu dönemde gıda ithalatının azaltılmasına yönelik en önemli hamle ise Batılı ülkelerdekine benzer özel tarlalar kurulmasına olanak sağlayan ve 2001'de kanunlaşan "Yeni Arazi Yasası" olarak gösteriliyor.
Fakat ülkenin tarım alanındaki gelişmeler beklenen seviyede ilerlemediği için Rus hükümeti 2012'de yeni bir tarım programı açıklayarak, çiftçilere düşük kredi, taban fiyattan gübre, yerli tarım makinesi üreticilerine destek ve tarım altyapısının geliştirilmesinde devlete ait mali kaynakların aktarılması gibi olanaklar sunmaya başladı.
Rusya Tarım Bakanlığı verilerine göre, ülkenin toplam tarım üretimi 2000'den bu yana yüzde 87 artış gösterdi, söz konusu dönemde tahıl ve et üretimi de iki kat arttı.
Ülke, en önemli ihracat ürünlerinden biri olan tahılda bu yıl 132 milyon ton hasat ve 60 milyon ton ihracat gerçekleştirmeyi planlıyor.
Tarımda dört devlet programı öne plana çıkıyor
Rus hükümeti, tarımsal üretimin geliştirilmesi ve tarım sanayisinin regülasyonu, balıkçılık sanayisi, kırsal alanların düzenlenmesinin yanı sıra tarım arazilerinin cirosuna ve arazi ıslahının geliştirilmesine etkin katılımı içeren dört program yürütüyor.
Rusya Tarım Bakanlığı da “Uluslararası İşbirliği ve İhracat” ve "Küçük ve Orta Ölçekli Girişimcilik ve Bireysel Girişimciliğe Destek” adlı iki ulusal projede yer alıyor.
Devletin tarım sektörüne yönelik sağladığı finansman 2000'de 18 milyar ruble (yaklaşık 197 milyon dolar) seviyesindeyken, bunun 2024'te yaklaşık 558 milyar ruble (yaklaşık 6,1 milyar dolar) olması planlanıyor.
Tarımın merkezinde devlet yer alıyor
Rusya'nın tarımsal kalkınmasında devlet merkezde yer alırken, büyük çiftlikler ve tarımsal işletmeler ise özel sektör tarafından işletiliyor.
Ülkenin tarım bankası Rosselhozbank da finansal müdahalelerle sektörü destekliyor. 2000'de kurulan bankanın 2020'ye kadar tarım sektörüne yönelik yatırımları 9,4 trilyon rubleye (yaklaşık 102 milyar dolar) ulaştı.
Rusya'nın 2014'ten bu yana Batılı ülkelere yönelik uygulamaya başladığı gıda yaptırımları özellikle ülkedeki et, süt ve sebze ürünü üreticilerine yaradı.
Yaptırımlar kapsamında Avrupa Birliği, ABD, Avusturalya, Kanada ve Norveç'ten tarım ve gıda ürünleri ithalatı önemli oranda yasaklanırken, Rusya'nın söz konusu ülkelerden tarıma yönelik ham madde bağımlığı da azaldı.
Ancak bazı Rus uzmanlar, tarım sektörünün gelişmesi adına yaptırımların kullanılarak, halkın kaliteli ürünlere erişiminin engellemesinin uzun vadeli bir strateji olamayacağı görüşünü paylaşıyor.
Aynı zamanda söz konusu ürünlerin yerlerinin her zaman doldurulamadığı ve bunun da gıda enflasyonuna olumsuz bir etki yaptığı belirtiliyor.
Yaptırımların kalkması ve pazarın herkese açılması halinde, Rus hükümetinin nasıl bir strateji benimseyeceği ve ülkedeki çiftçilere verilen desteğin uzun soluklu olup olmayacağı sorularına cevabın henüz net olmadığı vurgulanıyor.
"Gıda Güvenliği Doktrini"
Rus hükümetinin gıdada kendine yeterlilik için uyguladığı "Gıda Güvenliği Doktrini" kapsamında tahıl üretimi 2022'de gereken düzeyin yüzde 159 seviyesinde gerçekleşti.
Patates üretimi yüzde 95, meyve üretimi yüzde 60, et üretimi yüzde 100, süt üretimi yüzde 84,3, tohum üretimi yüzde 63,4 seviyesinde oldu.
Uzmanlara göre, Rusya gıda güvenliğini önemli oranda sağlarken, tarım sektörünün önündeki çeşitli engeller ülkenin bu alanda daha fazla gelişmesini engelliyor.
Bunların başında yaptırımlar nedeniyle Batılı ülkelerin ürettiği teknolojik ürünlere erişim sorunu gelirken, Ukrayna Savaşı sebebiyle yaşanan işçi kıtlığı da bir başka zorluk olarak öne çıkıyor.
Coğrafi açıdan dünyanın en büyük ülkesi Rusya'nın tarıma elverişli çok sayıda bölgesinde nüfusun az olması ve zorlu iklim şartları da Rus tarım sektörünün ilerleyişindeki sorunlar arasında yer alıyor.
2024 yılı Mayıs ayı içerisinde hayırsever iş insanları Mustafa Küçükarpacı ve Ali Onur Kahraman ile Aile Sağlığı Merkezi ve 112 Acil Sağlık Hizmetleri İstasyonu protokollerinin Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca ile birlikte imzalandığını hatırlatan Prof. Dr. Koç, “Henüz bir yıl bile dolmadan böylesine güzel tesisleri tamamlayan hayırseverlerimize ve bizlere her türlü desteği veren sayın belediye başkanımıza teşekkür ediyorum. Sağlık hizmetlerinde Konya olarak Türkiye’de önemli illerden biriyiz. Ülkemizde örnek bir model ortaya koyarak fiziki şartları kötü durumda olan sağlık tesislerimizi hızla yenilemeye devam ediyoruz. Bu kapsamda tamamlanan yüzlerce yeni sağlık tesisimiz, modern mimari projesi, geniş iç mekânı ve kaliteli tefrişat malzemeleri ile çok daha güzel ve çağdaş şartlarda vatandaşlarımıza hizmet sunuyor” diye konuştu.
Hayırseverler Mustafa Küçükarpacı ve Ali Onur Kahraman da, sağlık merkezlerinin Karatay’a ve bölge halkına hayırlı olması temennisinde bulunarak desteklerinden dolayı ve İl Sağlık Müdürü Mehmet Koç’a ve Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca’ya teşekkür ettiler.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Konya Kadın Girişimciler Kurulu Konya İl Kurul Toplantısı, Konya Ticaret Odası (KTO)’nun ev sahipliğinde, KTO Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Öztürk ve TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Nurten Öztürk’ün katılımıyla gerçekleştirildi.
Programın açılış konuşmasını yapan KTO Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Öztürk, kadınların iş hayatına katılımının önemine dikkat çekti. Kadın girişimciliğini desteklemeden sürdürülebilir bir kalkınmadan söz edilemeyeceğini belirten Başkan Öztürk; “Kadınlarımızın her biri, iş dünyasına kattığı değerle, üretkenliğiyle ve azmiyle toplumumuzun büyümesine, güçlenmesine büyük katkı sağlamaktadır. Kadın girişimcilerimizin varlığı, ekonomimizin geleceği için bir umut kaynağıdır. Kadınlarımızı iş dünyasına kazandıracak, onları teşvik edecek ve güçlendirecek mekanizmalara her zaman büyük ihtiyaç duyuyoruz. Bu açıdan, 2007 yılında TOBB Başkanımız Sayın Rifat Hisarcıklıoğlu'nun öncülüğünde kurulan TOBB Kadın Girişimciler Kurulu, çok önemli bir misyon üstlenmiştir” dedi. Başkan Öztürk, TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Nurten Öztürk’e ve TOBB Konya Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Meryem Betül Özkardeş’e başarılı çalışmalarından dolayı teşekkür etti.
TOBB KADIN GİRİŞİMCİLER KURULU ÖNEMLİ MİSYON ÜSTLENİYOR
TOBB Konya Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Meryem Betül Özkardeş yaptığı konuşmada, kadınların iş hayatının her alanında olmasının önemine değindi. Bu anlamda, TOBB Kadın Girişimciler Kurulu’nun kadın girişimciler adına yaptığı çalışmaların oldukça kıymetli olduğuna dikkat çeken Özkardeş, TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Nurten Öztürk’e teşekkür etti. Özkardeş ayrıca, Konya’da yaptıkları çalışmalar hakkında da kısa bilgiler verdi.
GÜÇLÜ KADIN GÜÇLÜ TÜRKİYE DEMEK
TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Nurten Öztürk ise, kadının hayatın her alanında olması gerektiğini söyledi. “Güçlü kadın güçlü Türkiye demek” ifadelerini kullanan Öztürk, şunları kaydetti; “Ben çalışan kadının mutlu olduğunu düşünüyorum. Türk kadını çok güçlü. Pek çok şapkayı aynı anda taşıyabilir. Kadınlarımız pek çok şeyi düşünebiliyor. Toplum sorunlarına karşı kadınlarımız daha duyarlı. Çünkü kadın anadır.”
SEVDİĞİNİZ İŞİ YAPARSANIZ BAŞARILI OLURSUNUZ
Kadınların iş hayatında başarılı olmaları için önemli tavsiyelerde de bulunan TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Nurten Öztürk, şunları aktardı; “Bir şey yapmadan önce o işi öğrenmeniz gerekiyor. İşin büyüğü küçüğü yoktur, önemli olan o işin en iyi şekilde yapılmasıdır. Yeter ki biz sarıldığımız işi isteyerek yapalım ve işimize hak ettiği değeri verelim. Ne iş yapıyor olursak olalım sevdiğimiz işi yapalım. Eğer sevdiğimiz işi bulamıyorsak, yaptığımız işin sevdiğimiz noktalarına sarılalım. Sevdiğimiz işi yaparsak başarılı oluruz. İyi eğitim alın. Hayal kurmaktan vazgeçmeyin. Kadın olmakla ilgili ön yargıları unutun. “Bunu kadın yapamaz” demeyin. Kadın her şeyi yapabilir. Girdiğiniz işlerde kadın olduğunuz için ayrıcalık beklemeyin. Cesur, çalışkan ve takipçi olun. Kendinizi keşfedin. Neyi yapabilirseniz onun peşinden gidin. Planlı çalışın. Yol haritanız olsun. Karar almaktan çekinmeyin. Fırsatları çok iyi görün ve değerlendirin. İşte girişimcilik de burada zaten. Değişime açık olun. Hiç bir şey yerinde saymıyor, her şey değişime uğrar. Değişimin gücüne inanın ama doğru olan yönde yapın bunu.”
Konuşmaların ardından TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Nurten Öztürk, soruları yanıtlarken, toplantıda katılımcılara İşkur’un Nitelikli İşgücü Yetiştirme Programı, Kadın İstihdamı İçin Pozitif Ayrımcılık Projesi ve KTO Dış Ticaret Merkezi’nin faaliyetleri hakkında sunumlar gerçekleştirildi.
Meram Belediyesinin mega projesi Meram Gelişim Akademisi kapsamında düzenlenen Lise ve Üniversiteler arası MEGA E-Spor Turnuvası, birbirinden heyecanlı karşılaşmalara sahne oldu. Meram Gelişim Akademisi (MEGA) Mehmet Ali Özbuğday Gençlik Merkezi’nin ev sahipliğinde düzenlenen turnuva, final karşılaşmaları ile son buldu. Katılımın ücretsiz olduğu turnuvaya toplam 146 takım ve 830 öğrenci katılım sağladı. Turnuvaya Valorant için 100 takım, League of Legends için ise 46 takım başvuru yaptı.
TURNUVA ETKİNLİKLERLE BİR ‘GENÇLİK FESTİVALİ’NE DÖNÜŞTÜ
Turnuvanın online olarak yapılan ilk elemeleri 19-23 Nisan 2025 tarihleri arasında gerçekleştirildi. 26-27 Nisan tarihlerinde yüz yüze yapılan turnuvanın büyük finali ise, izleyicileyenlerine unutulmaz anlar yaşattı. Düzenlenen etkinliklerle de turnuva adeta bir gençlik festivaline dönüştü. Bu kapsamda bir taraftan da gençler akıl oyunları, masa tenisi, kolye, ahşap ve tişört baskı gibi aktiviteler gerçekleştirdi. Dereceye giren takımlara ödülleri törenle takdim edilirken, final karşılaşmalarına ve ödül törenine Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kıvanç Bilecen de katıldı. Final karşılaşmaları sonunda şampiyonlar şu şekilde sıralandı; League of Legends kategorisinde: Homo Sapiens takımı birinci, NEÜ E-Spor ikinci, KTO Karatay E-Spor ise üçüncü oldu. Valorant kategorisinde ise; Allesgut birinci, The Cursed Fives ikinci, Asasanın Müridleri de üçüncülüğü kazandı.
BAŞKAN KAVUŞ; “MUTLU VE DONANIMLI BİR GENÇLİK İÇİN DE ÇALIŞIYORUZ”
Şampiyonaya katılan tüm gençleri ve başarıyla tamamlayan takımları tebrik eden Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, e-sporun önemine değinerek gençlerin bu alanda gelişimini desteklemekten duydukları mutluluğu dile getirdi. Meram Belediyesi olarak gençlerin dijital yeteneklerini ortaya koyabilecekleri, ulusal ve uluslararası platformlara hazırlanmalarına destek olacak etkinlikler düzenlemeye devam ettiklerini ifade eden Başkan Mustafa Kavuş, “E-spor, günümüzün vazgeçilmez bir alanı haline geldi. Biz de bu çağın gereklerini yerine getiriyor, gençlerimizin yanında duruyoruz. Türkiye’nin ilk e-spor merkezlerinden birini Meram’da açmanın gururunu yaşıyoruz. Bu organizasyonda gösterdikleri azim ve başarı için tüm takımlarımıza ve gençlerimize teşekkür ediyorum. Gençlerimizin her alanda donanımlı bireyler olarak yetişmesi için çalışmalarımızı artırarak sürdüreceğiz.” diye konuştu.